Koyu yeşil gümüşi yaprakları rüzgarda hafif hafif titreyen görkemli bir zeytin ağacının meyve yüklü dalları neler neler çağrıştırır. Güngörmüş birinin ağırbaşlı doğallığının, bereketli doğanın insana karşı cömertliğini, şefkatli bir annenin koruyucu gölgesini hissederiz. Kimi zaman da çoşku, hüzün, inat ve gururu simgeler. Ama o hep sevecen, çevresine huzur saçan bir hazinedir. Bizler için Ege kıyısınının güzide yeri olan Ayvalık Altınova bölgesinin denize bakan yamaçlarında bulunan yıllara meydan okuyan ölümsüz ağaç diye adlandırılan bilge ağaçların altına oturup denizi seyrederken rüzgarların altında dans eden zeytin ağaçları sizin kulağınıza eğilerek anayurduma hoş geldin yıllardır sizlere gölge hastalarınıza şifa verdim. Dünyada hiçbir meyve hiçbir kimyasal madde içermeden yağ olmazken size natural olarak meyvesinin yağlarını verdiğini, ölümsüzlüğünü ispatlamak için yıllardır burada olduğunu burada doğduğunu fakat anadolunun diğer yerlerindede insanlara hizmet verdiğini kulağınıza fısıldarsa şaşırmayın o size bölgemize hoşgeldin beni iyi tanı der.

Zeytin emek ve sabrın ürünüdür. Kendini geçindirecek kadar buğday tarlası, bağı, bahçesi zeytinliği olan kimse huzurlu ve özgürdür. Zeytin bir toprak parçasını yurt edinmiş insanların alınteri ağacı, meyvesi ve yağıyla olanca zenginliği taşır. O bir nimettir. Ama aynı zamanda bir yaşam biçimi dünyaya bakış, başlıbaşına bir kültür yaşamımızın ayrılmaz bir parçasıdır.

Orta asyadan göç edip gelen Türkler bu sihirli ağacın büyüsüne kapılmakta geçikmeyip, yerli halklarla kaynaşarak zeytinyağı kültürüne kendileride bir şey katarak bugün sofralık zeytin ve zeytinyağı üreten ülkeler arasında yer alan ülkemizin neresinde olursanız olun sabah kahvaltılarını peynirsiz ve zeytintinsiz bir bardak çay ve su bir lokma ekmeksiz düşünemez ayrıca ramazanda oruç tutanlarımız akşam oruçlarını açarken bir tas sıcak çorba ve yanında zeytinle oruç açma ülkemizin değişmez geleneğidir.

Nuh peygambere tufanın bittiğini haber vermek için güvercinin gagası ile zeytin dalı getirmesi barışı sembolize etmiş, Yunanlıların olimpiyatlara başlamasında önemli yer alıp, yarışmalarda birinci gelenlerin başlarına zeytin dalı ile taçlandırılması ve amfora küpler içinde  madalya yerine zeytinyağı verilmesi yarışmalarda barışı ve centilmenliğide sembolize etmiştir.

Zeytin, kutsal kitaplarında ağacıdır.Her üç din içinde kutsal bir anlam taşır; bereket, barış, akıl dayanıklılık, uzun ömür ve olgunlıktur.

TEVRAT'ta 1. tesniyesinde Allah'ın inananları pınar ve su kaynakları diyarına buğday ve arpa ve asma ve incir ve nar diyarına götüreceğini orada yoksullukla ekmek yemiyeceksin der.

İNCİL'de Kudüs'teki zeytindağındaki sekiz koca zeytin ağacının İsa Peygamber'in çarmıha gerilişine tanık olduğunu ve gökyüzüne çıktığını yazar İsa, Christostur, Khrisma yani kutsal zeytiyağı ileyağlanmış, saf zeytinyağı, yeni doğanların vaftiz edildiği tarih boyunca rahiplerin, kralların kahramanların kutsandığı yağdır diye yazar.
KURAN, zeytin ağacını ve yağının verdiği ışık meteforunu da bakın ne güzel kullanıyor. ’’Allah  yeryüzü ve gökyüzünün nuru olandır. Sanki minber üzerine konmuş bir cerağdır. Billur bir kandil içinde yıldız gibi parlamaktadır. O cerağın yağı mübarek bir ağaçtan çıkar.öyle bir zeytin ağacıdır ki ne doğuda ne de batıda bulunur. O cerağın yanına ateş dokunmasa bile, kendi kendine uyanıp nur saçar. Çünkü o nurların üstünde bir nurdur. Allah insanlar o nur ile doğru yola iletir. ( Nur suresi 24/35) Tin suresi 95 inci ayette Allah incir ve zeytinde hilekarlık yapanları cezalandıracığına dair öğüt vermektedir. Bu coğrafyada yaşayan dinlerin ortak anlayışına ışık tutan zeytin bu coğrafyada yaşayan bütün dinlerin kendi aralarında barış içinde yaşayacaklarını sembolize etmektedir.